BİLİŞİM DERGİSİ
  • Ana Sayfa
    Bilişim Dergisi
  • Bilişim Dergisi
  • TBD
    • TBD Haberleri
    • TBD Youtube Video Kanalı
    • Şubeler ve Etkinlikleri
    • Sektör Raporları
    • TBD Sosyal Medya Hesapları
  • Yazarlar
    • Rahmi AKTEPE
    • Ahmet PEKEL
    • İlker TABAK – Simge
    • Emeritus Prof. Dr. Tuncer ÖREN
    • Koray ÖZER – SeyirDefteri
    • M. Ali İNCEEFE
    • Ersin TAŞÇI
    • Sedef ÖZKAN
  • Yayın Kurulu Üyeleri
  • Röportajlar

Özenli Türkçe: Hepimize Yaraşır!

Konuya açıklık getirmesi amacıyla, Türkçeye özen göstermekten ne anladığımı örneklerle anlatmam yararlı olabilir. Hepimiz birey olarak şunları yapabiliriz diye düşünüyorum:

Türkçesi olan sözcük veya terimlerin Türkçelerini kullanabiliriz

“Aşağıdaki ‘link’i tıkladığınızda” sıkça rastladığımız bir kullanış. “Link” yerine aynı kavramı gösteren “bağlantı” sözcüğünü kullanabiliriz. “Online” yerine “çevrimiçi” kullanılsa, örneğin “online ödeme” yerine “çevrimiçi ödeme” dense “online”yi anlayan (hatta anlamayan) “çevrimiçi”ni anlayamaz mı? “Laptop” (Lap: İngilizce kucak) sözcüğünü anlayan “dizüstü”nü niçin anlayamasın? Türkçe konuşur veya yazarken Türkçesi olan terimi yeğlemek hepimize yaraşır diye düşünüyorum. Bu görüşü paylaşmaz mısınız?

Gündelik konuşma ya da yazışmalarda Türkçelerinin yerine başka dilden olan sözcük veya terimlerin kullanılması epey yaygın. Örneğin, “ayrıntı” yerine “detay,” “kavram” yerine “konsept” (İngilizcesi concept), “katı disk” yerine “hard disk,” “yaygın” yerine “viral” sık görünen örneklerden. Bu ve benzeri pek çok yabancı terimi bilmek, Türkçe karşılıklarını kullanmamak için neden olmamalı diye düşünenlerdenim.

Başka bir örnek olarak, giysi boylarını gösteren terimlerin Türkçeleri nedense kullanılmıyor. Örneğin, “Çok Büyük” yerine XL “(İngilizce Extra Large) “Çok küçük” yerine XS (İngilizcesi Extra Small) kullanılıyor. Bu kullanışın kendi dilimizi ve kültürümüzü küçümsemek anlamına geldiğini düşünürsek, belki önlem alırız. Bu bilgilerin evrensel olmasını düşündüğümüzde daha olumlu örneklerin de olduğunu anımsamak yararlı olabilir. Örneğin, iki dili (İngilizce ve Fransızca) resmi dil olarak kabullenmiş Kanada’da bu tür bilgiler iki dilde gösterilir: “Çok Büyük” yerine TG/XL (Fransızca Très (çok) Grand (büyük)). Benzer şekilde, Türkçemizde “Çok Büyük” için (ÇB/XL) rahatlıkla kullanılamaz mı?

“Teknolojiyi yaratanlar terimleri de yaratır, bize de o terimleri kullanmak düşer” diye düşünenlerimiz de var. Böyle düşünenler, iki konuyu anımsadıklarında, görüşlerini değiştirebilirler:

  1. Denizaltı, uçak, bilgisayar ve cep telefonunu Türk olarak biz yapmamışız; ama bu sözcükler size bir şey anlatamıyor mu? Özellikle “submarine,” “airplane,” “computer,” “cellular phone” dememiz mi gerekir, anlaşabilmemiz için?
  2. Giysinin çok küçük olmasının (XS) diye gösterilmesi de mi başka ulusların teknoloji yaratmalarına dayanıyor?

İngilizce terimlerin Türkçe karşılıklarını doğru olarak kullanabiliriz

Pek çok dilde bir sözcük birden fazla anlama gelir ve tümce içinde hangi anlama geldiği anlaşılır. Örneğin İngilizce “run” sözcüğü. Sesli sözlük “run” sözcüğü için 70 anlamı açıklamakta ve ayrıca “run” ile ilgili 150 terimin Türkçelerini vermekte. Tureng sözlüğü “run” için 164 Türkçe karşılık vermekte ve ayrıca “run” ile ilgili 500 terimin Türkçe karşılıklarını vermekte. Türkçe düşündüğümüzde, çoğunlukla “run” sözcüğünün karşılığı olarak “koşmak” kavramı düşünülür. Dolayısıyla diğer anlamları irdelemeden İngilizce “running a program”ı “program koşturmak” diye çevirmek yanlıştır. Bir saat de çalışır (run) ama saat koşmaz. Benzer şekilde “running a program”ın Türkçesi “program çalıştırmak”tır, “program koşturmak” değil.

Kullandığımız terimlerin anlaşılır olmasına özen gösterebiliriz

Pandemi (İngilizcesi pandemic) terimi Türkçe karşılığı olmasına karşın (yaygın hastalık) yaygın olarak kullanıldı ve büyük bir çoğunluk  -anlamak zorunda olmadıkları bu sözcüğü- anlamadıkları için gereken önlemi almadı ve ne yazık ki yaşamını yitirdi. Özenli Türkçe Çalışma Grubumuzun başkanı İ. İlker Tabak’ın bir söyleşimizdeki konuşmasında kullandığı “yaygın hastalık” teriminden esinlenen sayın Füsun S. Nebil’in bu konudaki yazısı konunun önemini vurgulamakta [1]. Bu konuda daha ayrıntılı bir çalışma “Korona Günlerinde Türkçe” adıyla yayımlanmıştı [2].

Benzer şekilde “özürlü Türkçede” yaratılmış olan “viral olmak” Türkçede “yaygınlaşmak” demektir. Hepimizin rahatlıkla anlayabileceği “yaygınlaşmak” sözcüğü yerine “viral olmak” teriminin niçin yeğlendiğini anlayabilmek epey güç.

Bilgili olup bilgiyi yerinde kullanabiliriz

Bilgili olmak, kuşkusuz bilgisiz olmaktan çok daha iyidir. Ancak Türkçemizde “bilgiç” sözcüğü de vardır, “Bilgisiz olduğu halde bilgili görünmek isteyen, bilgili geçinen kimse” anlamında kullanılan (Dil Derneği’nin sözlüğü). Bazen “bilgili” kişiler de gereği yokken yabancı bir sözcüğü kullanarak bilgiçlik taslıyor durumuna düşebilir. Yıllar önce, iyi Fransızca bilen bir tanıdığımın içeceği için “bir tranş (Fransızcası “dilim” anlamında tranche) limon istemesine tanık olmuştum. Günümüzde çoğu İngilizce bilen kişilerin “Plaza Türkçesi” denen “özürlü Türkçe” kullanmaları gibi.

Türkçe dilbilgisi kurallarına uyabiliriz

En basitinden, yazılım imlerini doğru kullanabiliriz [3].

Biraz dikkat edildiğinde kolaylıkla önlenebilecek, ama ne yazık ki en yaygın yapılan hatalardan bazıları de/da, mi, mı, mü ve mu’nun bitişik ya da ayrı yazılmaları.

De/da: Tümce içinde “de/da” söylenmediğinde (yazılmadığında) anlam değişmezse, “de ya da da” ayrı yazılır. Örneğin: Ben de geleceğim. Ama “kitabın bende kalmış.” Bu ikinci örnekte “de” söylenmezse yani “kitabın ben kalmış” denirse anlam tamamen değişiyor. Bu nedenle “kitabın bende kalmış” kullanılışı doğru olanı.

Mi, mı, mü, mu: Soru bildirmek amacıyla kullanıldıklarında ayrı yazılırlar: “Gelecek mi?” “Soru ekinden sonra gelen ekler bu eke bitişik olarak yazılır: “Gelecek miydi? gibi” [4].

İnceltme ya da uzatma iminin “^” kullanılmasına özen gösterebiliriz

“Hâlâ halanıza yazmadınız mı?” demek için “Hala halanıza yazmadınız mı?” demek yeterli olamıyor. Başka örnekler de var: Telefonda: “Ben Kazım” diyen kişi, şayet “Kâzım Bey’se,” “Ben Kâzım” demesi yanlış anlamayı da önler.

İnternet Türkçesi kullanmamaya özen gösterebiliriz

Bilgisayar ayarlarını gerektiği gibi yap(a)mayanlar “İnternet Türkçesi” de denen garip bir yazışmayı kabullenebilmekte. Böylece İngilizcede olmayan “ç, Ç, ğ, Ğ, ş, Ş, ı, İ, ö, Ö, ü ve Ü” gibi Türkçe harflerimiz bilgisayarlarda doğru gösterilememekte. Örneğin “ödün vermem” demek isteyen “odun vermem” demek zorunda kalıyor. Oysa bilgisayarların çok fazla sayıda abecenin harflerini ve özel damgalarını gösterme yeteneği var; bilgisayarımızın ayarını gerektiği gibi yapabilir ya da yaptırabiliriz. Böylece Türkçemizi “ödün vermeden” ve bozmadan kullanabiliriz. Unutmayalım ki bir Fransız, e-posta yazdığında beş ayrı “e” harfi kullanabilir: e, é, è, ê ve ë. Üstelik, bu yeteneği kullanmamak gibi sözcükleri bozarak kullanma Fransızcada barbarlık (Fransızcası barbarisme) olarak nitelendirilir.

Türkçemizi bozarak kullanmayız

Türk olarak kıvrak bir zekâmız olduğu bilinir. “Leb demeden leblebiyi anlamak” deyimi, anlayışlı olmayı belirtir. Buna bir de Türkçemizin esnekliği katılınca özürlü Türkçe denebilecek epey uygulama ortaya çıkabiliyor. En kolayından Türkçe bir harf yerine İngilizce birkaç harf kullanılabiliyor: “Vishne”nin “vişne” yerine kullanıldığı gibi. Lokum’un “k” harfi yerine “q” hatta bazen “qh” kullanıldığında “Türk olarak, lokum denmek istendiğini anlıyoruz.

Bazen de İngilizce ve Türkçe karıştırılarak kullanıldığında, İngilizce bilen bir Türkün  zekâsı ne dendiğini rahatlıkla anlayabiliyor. Ama “Çay ‘free’ (İngilizcesi bedava)” veya “Fresh (İngilizcesi taze) portakal suyu” Türklere de turistlere de kolaylık değil. Üstelik asıl bize yakışanın Türkçemizi bozmadan kullanmak olduğunu, umarım sizler de uygun görürsünüz.

Değişik görünmek için Türkçemizi bozmadan başka yöntemler bulunabilir diye düşünüyorum.

Başka dillere gösterdiğimiz esnekliği Türkçemizden esirgemeyiz

Sözcüklere yeni anlamlar yüklenebiliyor. Buna anlam genişlemesi denmekte. Örneğin, “şemsiye” sözcüğü güneş anlamına gelen Arapça “şems” sözcüğünden türetilmiş; ama “Yağmur yağıyor; şemsiyeni almayı unutma” tümcesini hiç yadırgamayız. Oysa Fransızcada “parasoleil” ve “parapluie” gibi iki sözcük var güneşe ya da yağmura karşı kullanma için.

Benzer şekilde “asansör ile aşağı inmek” hiç yadırganmadan kullanılır; oysa Fransızcada “ascension” “yukarı çıkmak” anlamındadır.

Başka dillerde ayrımında bile olmadığımız esnekliği Türkçemize de gösterebiliriz.

Bilmediklerimizi yokmuş gibi varsaymak yerine öğrenme yeteneğimizi kullanabiliriz

Türkçemizde 70’ten fazla bilişim terimi sözlüğü [5] ve 1000 kadar değişik konuda sözlük var [6]. Bunların uygun gördüklerimizden yararlanabiliriz.

Türkçemizi özensiz ve hatta özentili kullananları uyarabiliriz.

Umarım sizler de güzel Türkçemizi bozarak özürlü Türkçe kullananları uyaranlardan olmayı yeğlersiniz.

TBD olarak biz ne yapıyoruz?

Dernek olarak 1971’de kuruluşumuzdan beri süregelen Türkçemizi özenle kullanma etkinliklerimiz, ilkini 2013 yılında kurmuş olduğumuz iki Çalışma Grubu ile süregitmekte: Bilişimde Özenli Türkçe Çalışma Grubu’muz [7] ve Özenli Türkçe Çalışma Grubu’muz [8]. Sitelerimize göz atarsanız ve görüşlerinizi paylaşırsanız seviniriz; iletişim adresimiz [email protected] . Özellikle her hafta yaptığımız çevrimiçi toplantılarımızla çağdaş bilişim terimlerinin Türkçe karşılıklarını önerdiğimiz sözlüğümüz şimdiden 10500 terimi içermekte [9].

Sonsöz

Özenli Türkçe konulu ilk yazımı 1998’de yazmıştım [10]. O yazımın sonunda yazmış olduklarımı sizlerle paylaşmak isterim:

“Kendi kültürlerine saygı duymayanlar başkalarından saygı beklemek haklarını   yitirmiş olurlar. Dilimize özen, benliğimize duyduğumuz saygının bir göstergesidir.           21. yüzyılın ilk çeyreğinde bilişim dilimizin zengin bir Türkçe olmasını istiyorsak,      şimdiden özenli bir Türkçe kullanmaya başlamalıyız. Bilişimci olabilecek kadar       yetenekli olan kişilerin bu özeni gösterebileceklerine inanıyorum.”

Üstelik, yaşamın her yönünü etkileyen bir konuda çalışa(bile)n bilişimcilerimiz, Türkçemize gereken özeni göstererek, başka konularda da iyi örnek olabilirler.

 

Tuncer Ören

Bilgisayar Bilimi Emeritüs Profesörü

Ottava Üniversitesi, Kanada

https://www.site.uottawa.ca/~oren/

 

Kaynak

[1] https://turk-internet.com/pandemi-nedir-kremali-tatli-mi/

[2] https://www.ozenliturkce.org.tr/docs/ctd/CTD-388.pdf

[3] https://www.tdk.gov.tr/icerik/yazim-kurallari/noktalama-isaretleri-aciklamalar/

[4] https://www.tdk.gov.tr/icerik/yazim-kurallari/soru-eki-mi-mi-mu-munun-yazilisi/

[5] http://bilisimde.ozenliturkce.org.tr/tr-bilisim-sozlukleri/

[6] http://bilisimde.ozenliturkce.org.tr/turkce-sozlukler/

[7] http://bilisimde.ozenliturkce.org.tr/

[8] http://www.ozenliturkce.org.tr/

[9] http://bilisimde.ozenliturkce.org.tr/onerilen-tum-terimler-ingilizce-turkce/

[10] https://www.site.uottawa.ca/~oren/pubs/pubs-1998/pubs-1998-03-BOT.pdf

 

 

Emeritus Prof. Dr. Tuncer ÖREN

Bilişimde Özenli Türkçe: Türkçeleri Varken Gereksiz Yere Kullanılan Sözcükler ve “Keşke Böyle Yazmasalardı” Diye Düşündüren İngilizce Kullanımlar, Emeritüs Prof. Dr. Tuncer Ören, TBD Yayın Kurulu Üyesi
Emeritus Prof. Dr. Tuncer ÖREN

Bilişimde Özenli Türkçe: Türkçeleri Varken Gereksiz Yere Kullanılan Sözcükler ve “Keşke Böyle Yazmasalardı” Diye Düşündüren İngilizce Kullanımlar, Emeritüs Prof. Dr. Tuncer Ören, TBD Yayın Kurulu Üyesi

“Bir ulusun dili, bütün bilim kavramlarını oluşturacak şekilde gelişmemişse, o ulusun bilim ve kültür alanında bir varlık göstermesi beklenemez.“ “Milliyetin çok bariz vasıflarından biri dildir. Türk milletindenim diyen insan, her

Bilişimde Özenli Türkçe: Türkçemizin Matematiksel Düzenliliğine Örnekler: Büyük ve Küçük Ünlü Uyumları

Yapay Zekâ Uygulamalarında Özenli Türkçe

Son Yazıları

Falanca Kişi – “Algoritma”

YAZILIM UÇAK DÜŞÜRÜR  MÜ?

YAZILIM UÇAK DÜŞÜRÜR MÜ?

 
 

Bu sitede yer alan yazılar (içerik) üzerindeki 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu altında düzenlenen tüm maddi ve manevi haklar eser sahibi olan Türkiye Bilişim Derneği'ne aittir.
Söz konusu içerikler eser sahibinin izni olmadan kopyalanamaz, çoğaltılamaz, işlenemez, değiştirilemez veya başka internet sitelerinde ya da basılı veya görsel yayın yapan diğer mecralarda yayınlanamaz.
Sitede yayınlanan köşe yazılarından yazarları sorumludur.
KÜNYE
© 2016 Türkiye Bilişim Derneği Tüm Hakları Gizlidir.